Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB), semptomları yaşamın ilk üç yılında ortaya çıkan gelişimsel bir bozukluktur. Otizm bir spektrum bozukluğudur, yani çeşitli biçimlerde ve şiddet seviyelerinde ortaya çıkar. Dünya Sağlık Örgütü’nün tahminlerine göre dünya geneline bakıldığında yaklaşık olarak 160 çocuktan 1’inde otizm görülmektedir. Yapılan bu tahmin dünya genelinde yapılan çalışmaların derlenmesinden elde edilmiştir. ABD, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı olarak çalışan Amerika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin (CDS) 2020 yılında 11 eyalette yaptığı araştırmaya göre, ABD’de otizm yaygınlık oranının her 36 çocukta 1 olduğunu ortaya koymuştur. Bu araştırma 2023 yılında yayımlanmıştır. Ülkemizde sağlıklı istatistikler olmaması nedeniyle, Otizm Platformu’nun önceki yıllarda öngördüğü verilere göre, tahmini olarak 550.000 otizmli birey, 0-14 yaş grubunda 150.000 civarında otizmli çocuk bulunduğu varsayılıyor.
Dünya Sağlık Örgütü Teşhis ve İstatistik El Kitabı DSM-5’e göre otizm tanı kriterleri arasında duyusal bozukluklar yer almaktadır. Duyusal arayış, duyusal kaçınma, duyusal hassasiyet, duyusal işlemleme bozuklukları otizm tanısı olan çocuklarda karşımıza çıkabilecek olan duyusal sorunlar arasındadır. Duyusal bozuklukların terapisinde bir ergoterapi müdahalesi olan duyu bütünleme terapisi uygulanmaktadır. Duyu bütünleme terapisi ayrı bir terapi değildir, ergoterapinin bir müdahale alanıdır.
Duyular Nelerdir ve Ne İşe Yararlar?
Duyular, vücudumuzdan veya çevreden gelen bilgilerin beyin tarafından yorumlanması için beyne gönderilen uyarılardır. Beyin için gereken bilgiler beyne yalnızca duyular sayesinde ulaşmaktadır. Beynin uygun yanıt oluşturması ve uygun davranışın gerçekleştirilebilmesi için beyne sürekli duyu girdisi olmaktadır. Çevreden ve vücudumuzdan gelen duyular;
- Görme Duyusu
- İşitme Duyusu
- Koku Duyusu
- Dokunma (Taktil) Duyusu
- Tat Alma Duyusu
- Vestibüler Duyu
- Proprioseptif Duyu
- İnteroseptif Duyu
Otizm tanısı olan bireylerde ergoterapistler yalnızca duyu bütünleme terapisi uygulamaz. Öğrenme süreçlerinin gerçekleştirilmesinde yaşanan sorunlar, motor planlama (praksis) sorunları, kognitif (bilişsel) sorunlar, günlük yaşam aktivitelerinde yaşanan sorunlar, yemek yeme sorunları, davranış problemleri, duygusal sorunlar, regülasyon sorunları, dikkat eksikliği, ince ve kaba motor güçlükleri gibi otizmli çocukların yaşadığı birçok problemin giderilmesi adına terapiler uygulanır. Bu nedenle otizmde yalnızca duyu bütünleme terapisi eğitimi almış diğer mesleklerden terapi almak yerine ergoterapistlerden terapi alınması gereklidir. Ergoterapi çok daha kapsamlı müdahalelerin uygulandığı bir terapidir.
Her çocuk için uygulanan terapi programı farklıdır. Çocukların güçlü ve zayıf yönlerine göre, geliştirilmesi ve terapi edilmesi gereken alanlara göre her çocuğa farklı müdahaleler uygulanır. Araştırılarak edinilen yaklaşımlar çocuklar için uygun terapi değildir. Bir aktivite ve beceri için gereken ön koşul becerileri ve uygulama basamakları her zaman çocuktan çocuğa göre değişir. Bazen basit görülen top atma oyununda her çocuğun oynayamamasındaki sebep birbirinden farklılık gösterir. Top atma aktivitesi sırasında el-göz koordinasyonu, ince ve kaba motor beceri gelişimi, motor koordinasyon, motor planlama, bilişsel becerilerin gelişimi, dikkat, nesne takibi gibi beceriler gereklidir. Bu becerilerden yalnızca birinde sorun varsa bile bu sorunun kökeni ve uygulanacak müdahale her çocukta değişmektedir.
Otizmde erken teşhis oldukça önemlidir. Erken tanı konan ve bununla birlikte doğru bir eğitim alan çocuklarda otizm belirtileri kontrol altına alınabilmektedir. Özellikle 3 yaşından önce tanının konması ve gerekli olan eğitimlerin alınması çocuğun gelişiminde ve topluma katılımında büyük önem taşımaktadır.